Hayatımız kısa bir seyahattir. Bu seyahate tek bir bavulla çıkma şansı verilse yanınıza neleri alırdınız? Yol boyunca size lazım olacak ihtiyaçlarınızı mı; yol boyunca belki de hiç gerek duymayacağınız isteklerinizi mi ya da her ikisini mi? Ama dikkat; çünkü bu bavulun taşıyabileceği yük sınırlı…

Seyahate başlarken herkesin bavulunda benzer  şeyler vardır. Daha sonra yolculuk boyunca geçtiğimiz yerlere ve duraklarımıza göre bavula yeni şeyler alırız. Bunlardan kimisinin aciliyeti vardır; kimisini de belki ileri de lazım olur diye alırız. Her gittiğimiz yerden orada bulunduğumuza dair hatıralar alırız. Bize yaşadıklarımızı hatırlatsın bunları unutamayalım diye… Bir zaman gelir seyahate çıkarken neredeyse boş olan bavulumuz elde taşıyabilmek için çok ağır hale gelir. Artık sırtımızda taşıdığımız bavulun yükünün altında ezildiğimizin farkına varmadan yeni şeyler doldururuz içine. Eskiyen, artık işimize yaramayacak olan şeyleri de bir türlü atamayız. Ne zaman ki bavul çok ağırlaşır ve biz bu ağırlık nedeniyle yolculuğa devam edemeyeceğimizi anlarız işte o zaman bavulu açma zamanı gelir. Eğer bu şekilde yolculuğa devam etmeye karar verirsek sırtımız ağıracak bir süre sonra da bu yükün altında ezileceğiz. Peki içindekilerle neler yapacağız? Her bir eşyanın ayrı bir hatırası, ayrı bir özelliği, ayrı bir anlamı var. Bunlardan hangisi daha fazla ağırlık yapıyor, hangisi olmadan yolunuza devam edemeyiz, hangisi ağırlığından dolayı bize en çok bedeli ödetir? İşte tam da bu noktada bavulumuzun içindekileri ayrı ayrı tartmak ve işe yaramayanları çöpe atmak gerekir.

Amacımız bavulunuzdaki ağırlıklardan sizi kurtarmak, seyahatinize sorunsuz bir şekilde devam etmenizi sağlamaktır. Bunun yanında seyahatiniz boyunca artık kendi bavulunuzun içine bakıp nelerin gerekli ya da  gereksiz olduğunu kendi kendinize değerlendirmeyi öğretmektir. Böylece seyahatinizden daha çok tad alacak ve sizinle seyahat edenler de yanınızda bulunmaktan keyif alacaklardır. Hepinize iyi yolculuklar.