Depresyon nedir?

•       Klinik depresyon sadece kendini kötü hissetmekten ya da morali bozuk olmaktan çok daha öte bir şeydir.

•       Depresyon ciddi bir durumdur ve kişinin zihinsel ve fiziksel fonksiyonlarını bozar

•       Bazı insanlar depresyonun sadece bir duygu olduğunu ve istenildiğinde kurtulabileceğini düşünürler. Bu doğru değildir. Depresyon kalp hastalıkları, diyabet gibi ciddi bir hastalıktır.

Depresyon neleri etkiler?

•       Yeme

•       Uyku

•       İlişkiler

•       Çalışma

•       Kişinin kendisiyle ilgili düşünceleri

Depresyon tanısı almış  olan hastaların bundan sadece kendi çabalarıyla ve hemen kurtulmaları zordur. Eğer gerekli tedaviyi almazlarsa belirtiler haftalar ve aylar boyunca sürer. Bu süre bir insanın hayatını olumsuz etkilemeye yetecek bir süredir.

Depresyonun Türleri

•       Major depresyon: kişinin tüm hayatını olumsuz etkileyen bir hastalıktır.

•       Normalde yapabileceği işleri artık yapamayacak hale gelir.

•       Kişinin hayattan zevk almasını önler ve kendileri ve dünya ile ilgili olumsuz düşünmelerine sebep olur.

•       Distimik Bozukluk: Major depresyonun daha az şiddetli fakat daha uzun süreli olanıdır. Hatta bazen bu durum kişilik özelliği olarak algılanabilir.

•       İki Uçlu Bozukluk: Manik depresyon olarak da bilinen bu hastalıkta duygu durum çökkünlük ve yükselme arasında gidip gelir.

•       Bu bozuklukta depresyon çok şiddetli olabilir ve mani dönemlerinde hastaların karar verme yetileri bozulur

•       Umursamaz ve riskli davranışlarda bulunabilirler.

•       Davranışlarının getireceği zararın farkında değildirler.

•       Gerçeği değerlendirmeleri bozulabilir.

•       Döngüsel Bozukluk: Bipolar bozukluğun daha az şiddetli versiyonudur. Hafif çökkünlük ve hafif yükselme ile seyreder.

•       Tıbbi duruma bağlı duygu durum bozukluğu:

•       Hipertiroid (Tiroid bezlerinin az çalışmasından kaynaklanır)

•       Mevsimsel döngüye bağlı duygu durum bozukluğu: Bu durum kişileri yılın bazı zamanlarında rahatsız eder. Mesela sadece kışın kendini mutsuz hisseden kişi yılın diğer zamanlarında daha normal hisseder.

•       Post-partum depresyon: Nadir olarak sadece kadınlarda doğum yaptıktan 2 hafta ya da altı ay sonrasına kadar çıkan depresif durumdur.

Depresyonun Belirtileri:

•       Üzüntü, kaygı ve boşluk hissi

•       Enerji düşüklüğü, yorgunluk ve hareketlerde azalma

•       Eskiden zevk alınan faaliyetlerden artık zevk alamama

•       Uykusuzluk, artmış uyku, ya da normalden erken saatlerde uyanmak

•       İştah ve kilo kaybı, aşırı yeme ve kilo artışı

•       Umutsuzluk ve kötümserlik

•       Çaresizlik,suçluluk ve değersizlik

•       Dikkati toplamada zorluk, karar alamama

•       Kendine zarar verme ile ilgili düşünceler

•       Aşırı öfke ya da ağlamalar

•       Tedaviye cevap vermeyen kronik ağrılar

Mani Belirtileri:

•       Aşırı neşe

•       Huzursuzluk

•       Uyku ihtiyacında azalma

•       Özgüvende aşırı artış

•       Konuşmada artış

•       Hızlı düşünceler

•       Cinsel istekte artış

•       Enerjide artış

•       Uygun olmayan davranışlar

Depresyonda Risk Faktörleri

•       Cinsiyet: Kadınları erkeklere oranla depresyona girme olasılıkları daha yüksektir. Çocuklarda ise bu durum eşittir.  Bu durum neden böyledir?

•       Kadınlar erkeklere oranla daha çok yardım arayışında bulunur. Umutsuz ve depresif olduklarını erkeklerden daha çok kabul ederler.

•       Erkekler duygularını bastırma eğilimindedir. Ve depresyonla daha çok alkol ya da madde kullanımıyla baş etmeye çalışırlar. Bu duruma maskeli depresyon da denir.

•       Kadınların stres yükü daha fazladır. Çünkü kadınların birden fazla rolü bulunmaktadır. Evde ve işte sorumlulukları fazladır.

•       Kadınlar hormonları nedeniyle depresyona girmeye daha eğilimlidir. Çünkü hormon dengeleri çok daha sık bir şekilde değişir.

•       Evlilik: Evliliklerinde mutsuz olan, boşanmış ya da ayrılmış kişilerin depresyona yakalanma riski mutlu bir evliliği olanlara oranla daha yüksektir.

•       Yaş: Depresyonun ilk kez görülme yaşı 20-50 arasında olmasına rağmen 65 yaş üstündeki kişilerin de depresyona yakalanma riski yüksektir.

•       Önceki ataklar: Daha önce bir kez major depresyon geçirdiyseniz tekrarlama riski yüksektir.

•       Soygeçmiş: Akrabalarında depresyon tanısı almış kişilerin depresyon yaşama riski yüksektir.

İntihar Riski

Depresyonun en tehlikeli ögelerinden birisi de intihar düşünceleridir. Depresyon tedavi edilmediğinde hastaların %15’i intiharı denemektedir. İntihar düşüncelerini fark ettiklerinde kişilerin yardım almaları gerekmektedir.

Ruminasyonlar

Depresyonda «geviş getirici» tarzda düşünceler bulunur. Kişi bunlardan kurtulamaz. Bu düşünceler daha çok kişinin geçmişte yaşadığı olumsuz olaylarla ilgilidir.

Şunları aklınızdan çıkarmayın:

•       Kendinizi depresyonla karıştırmayın: uyku bozukluğu, iştah azalması, moral bozukluğu depresyon nedeniyle olur. Sebebi siz değilsiniz.

•       Sabırlı olun: Depresyonun hemen iyileşmesini beklemeyin. Kendinize karşı hoş görülü olun.

•       İyi hissetmek zaman alır: Eğer iyileşme sırasında yeniden kendinizi kötü hissederseniz korkmayın. Başa dönmüyorsunuz. İyileşme zaten 2 adım ileri 1 adım geri şeklinde oluşur.

Gerçekçi hedefler belirleyin

Hızlı bir şekilde iyi hissetmeyi istemeniz nedeniyle kendinize yüksek hedefler belirleyebilirsiniz. Sonra da neden hala iyi hissetmiyorum diye hayal kırıklığına uğrayabilirsiniz. Bir seferde bir adım atmaya çalışın.

Günlük Duygudurumunuzu Takip Edin

Duygu durumunuzu takip ederek günün hangi saatinde kendinizi daha iyi hissettiğinizi bulabilirsiniz. Böylece kendinize plan yapıp gerçekleştirmek için en iyi zamanı seçmiş olursunuz.

Kendinize bir destek bulun

Aile desteği çok önemlidir. Güvenilir birileriyle yaşadıklarınızı paylaşmanız kendinizi izole etmenizden daha faydalı olacaktır.

Düşünce tarzı önemli

•       Eğer olumsuza meyilli bir düşünce tarzınız varsa depresyon her an kapıda demektir. «Değersizim.» «Hiç umudum yok» «Bundan sonra hiç iyi olamayacağım gibi düşünceler depresyonu devam ettirir.

•       İyi yapabildiğiniz şeylerin bir listesini çıkarın, kendinizin olumlu yanlarının bir listesini yapın, kendinizle gurur duymanızı sağlayacak neler yaptınız.

Yaşam Tarzınızı Gözden Geçirin:

•       Bazen hayatımızda olan şeyler depresyona sebep olabilir. Stress, yalnızlık, olumsuz düşünmek

•       Sizi olumsuz etkileyen kimse var mı? Eleştirel, sinirli, tacizkar ya da size zarar veren birileri etrafınızda bulunuyorsa onları kendinizden nasıl uzaklaştırabileceğinizi düşünün.

Zevk aldığınız aktiviteleri yapın

•       Her zaman istek eylemden önce gelmez. Çoğu zaman eylemden sonra gelir.

•       İsteksiz de olsanız aktivitelere devam edin.

•       Kendinizi günlük hayattan ne kadar az soyutlarsanız  o kadar çabuk daha iyi hissedeceksiniz.

Stresten “Uzak” Durun

•       Bu söylendiği kadar kolay yapılabilecek bir şey değildir. Kronik ya da durumsal stres müdahale edilmediğinde depresyona sebep olur.

Uyku Düzeninize Dikkat Edin

•       Aynı saatte uyuyup aynı saatte uyanmaya dikkat edin.

•       Gündüz uykularından uzak durun çünkü gece uykusunu etkiler

•       Akşamları alkol, kafein ve nikotin almaktan uzak durun

Spor Yapın

•       Hafif düzeydeki depresyon sporla iyileşebilir.

•       Aniden çok hareketli olmamaya çalışın. Başlangıçta sadece on beş dakikalık yürüyüşler yeterli olacaktır.

Yaptığınız işleri dengeleyin

•       Öncelikle fazladan yaptığınız işleri azaltabilirsiniz. Ancak sizi iyi hissettiren uğraşlarınızdan vazgeçmeyin.

Karar Almayı Erteleyin

•       Depresyon düşünceleri olumsuz etkilediğinden karar vermeyi erteleyebilirsiniz.

•       Eğer karar almanız gerekiyorsa güvendiğiniz aile üyelerinden destek alabilirsiniz.

Yardımda bulunun

•       Diğerlerine yardım etmek ve gönüllü olarak çalışmak sizi kendi problemlerinizden uzaklaştıracak ve modunuzu düzeltecektir.

İlaçlarımı Nasıl Almalıyım?

•       Tüm antidepresanlar tam etki gösterebilmeleri için 4-6 hafta arasında düzenli olarak kullanılmalıdır. Kendinizi daha iyi hissetseniz bile ilacı almaya devam etmelisiniz. Aksi takdirde depresyon yineleyecektir.

•       İlaç sadece bir doktorun gözetiminde bırakılmalıdır. Bazı ilaçlara vücudun alışabilmesi için aşamalı olarak bırakılması gerekir.

Yakınlarınıza Nasıl Yardım Edeceksiniz?

•       Onları duygusal olarak destekleyin. Onları anlamaya çalışın, sabırlı olun ve onları cesaretlendirin

•       Onlarla konuşun ve onları dikkatlice dinleyin

•       Duygularını küçümsemeyin ve onlara umut verin.

•       İntiharla ilgili konuşmaları görmezden gelmeyin. Mutlaka bir doktorun yardımını alın.

•       Elinizden geldiğince onu dışarı en azından yürüyüşe çıkarmaya çalışın. Fakat çok zorlamayın.

•       Doktordan randevularını siz alın.